Kesir, kestane ağacından yapılmış, cesur geometrileri işlevsel minimalizmle birleştiren heykelsi bir sehpadır. İsmi, bölünmüş ve eğrisel formların etkileşimiyle ortaya çıkan denge ve orantı hissini yansıtır. Kesir, heykel ile işlevselliğin kesiştiği noktada durur; keskin, çizgisel kenarların yumuşak çeyrek daire formlarıyla buluştuğu bir tasarım dili oluşturur ve kontrast ile bütünlük arasında bir diyalog kurar.
Malzemesi kendi hikâyesini anlatır. Meyvesinin renginde renklendirilmiş masif kestane ağacı, zarif ve canlı bir estetik sunarken, kendine özgü damar desenleriyle derinlik kazandırır. Masanın ayakları, dört çeyrek daire parçasından oluşarak güçlü ve simetrik bir siluet oluşturur. Bu çeyrek daireler, dikdörtgen masa tablasıyla kusursuz bir şekilde birleşerek keskin hatlarla akıcı eğrileri bir araya getirir.
Sanatsal formuna rağmen Kesir, sağlam ve dengeli bir yapıya sahip olup günlük kullanım için tasarlanmıştır. Tasarım, işlevselliğini korurken aynı zamanda küçük negatif boşluklar sayesinde görsel bir hafiflik hissi yaratır. Ahşabın meyve kısmı ile gövdesi arasındaki renk uyumu, Kesir’e zamansız bir cazibe kazandırır.
Kesir, çağdaş bir oturma alanının odak noktası olarak, benzersiz heykelsi formuyla mekâna sofistike bir dokunuş katar. Sanatı işlevle buluşturan ve ince işçiliğe değer verenler için ideal bir parçadır. Kesir, dokunulmak, hayranlıkla izlenmek ve yaşanarak zamanla daha da derinleşmek isteyen bir objedir. O sadece bir mobilya değil; daha büyük bir bütünün parçası, tasarımın bir ifadesi, form üzerine bir meditasyon ve çevresine huzurlu bir güç katan bir eserdir.












